Transferable Akreditif Nedir ve Hangi Durumlarda Kullanılır?
Bu akreditifleri doğru zamanda ve doğru şekilde kullanabilmek için, özelliklerini, kullanım alanlarını, ithalatçı, ihracatçı ve imalatçı firmalar açısından sağladıkları avantajları, dezavantajları ve taşıdıkları riskleri bilmek ve anlamak önemlidir.
En basit haliyle bir akreditif;
- Lehtar (ihracatçı) lehine açılır
- Lehtar malların yüklemesini gerçekleştirir
- Akreditifte istenen belgeleri bankası aracılığıyla Amir Banka’ya veya var ise önce Teyit Bankası’na ibraz eder
- Belgeler Amir Banka ve/veya Teyit Bankası tarafından uygun bulunursa ödemesini hemen alır ya da vadeli bir akreditif ise vadede ödeneceğine dair teyidi alır.
Bu senaryo, daha çok lehtarın (ihracatçının) aynı zamanda malların imalatçısı veya üreticisi olduğu durumlarda geçerlidir. Ancak bazı durumlarda ithalatçı firmalar, doğrudan malların gerçek üreticileriyle iletişime geçmez ya da geçemez ve malları tüccarlar veya aracı firmalar aracılığıyla satın alırlar. Aracı firmalar, malların gerçek üreticisi değildir; bir veya birden fazla üreticiden satın aldıkları malları, üzerine belirli bir kâr marjı ekleyerek nihai alıcıya satarlar
Aracı firmalar genellikle küçük kâr marjlarıyla çalışır, sattıkları malları depolarında tutmaz ve sınırlı sermayeye sahiptir. Ancak, kendilerine açılan akreditif kapsamında yükleme yapabilmeleri için öncelikle malları üreticilerden temin etmeleri gerekir. Bu durumda, malların nihai üreticilerden temin edilebilmesi için aracı firmaların finansman ihtiyacı ortaya çıkar.
Aracı firma, kendisine akreditif açılmasını talep ettiği gibi, üretici firma veya firmalar da aracı firmaya malları satmak ve/veya yükleme yapmak için öncelikle kendilerine akreditif açılmasını talep edebilir. Burada önemli olan nokta, malların nihai üreticisi olan firmanın, aracı firmaya malları satmak için akreditif dışında başka bir ödeme yöntemini kabul etmemesidir.
Eğer üretici firma, aracı firmaya vesaik mukabili veya mal mukabili ödeme yöntemlerinden biriyle satış yapmış olsaydı ya da aracı firma, kendisine açılan akreditif kapsamında tedarik edeceği malların ödemesini nihai üreticiye peşin olarak yapabilseydi, akreditife ihtiyaç kalmayacaktı.
Bu aşamada, aracı firmanın bir bankada akreditif açabilmek için kredi limiti yoksa veya mevcut limitleri doluysa, finansman ihtiyacını karşılamak için en uygun akreditif türü Devredilebilir Akreditif olacaktır. Devredilebilir Akreditiflerin temel fikri, nihai alıcı tarafından aracı firma adına açılan akreditifin, malların gerçek üreticileri için de bir ödeme aracı olarak kullanılabilmesidir.
Akreditif sadece aracı firma için değil, devredilmesi durumunda gerçek üretici ya da üreticiler için de ödeme güvencesi sağlar.
Kullanım Alanları
İhracatçının aynı zamanda üretici olmadığı durumlarda, ihracatçı firmalar imalatçıdan satın aldıkları malları, üzerine belirli bir kâr marjı ekleyerek daha yüksek bir fiyatla nihai alıcıya satabilir. Devredilebilir akreditifler, ihracatçının üretici olmadığı bu tür ticaretlerde, imalatçı ile ithalatçı arasında bir köprü görevi görür.
İhracatçının, küçük imalatçılardan tedarik ettiği benzer özellikteki malları (tahıl ürünleri, tekstil, çay, kahve, pamuk, yün vb.) ithalatçıya sattığı durumlarda, uluslararası ticarette yaygın olarak kullanılan bir akreditif türüdür. İhracatçılar, özellikle büyük tutarlara ulaşan mal alım satımlarında yeterli mali güce sahip olmadıklarında veya banka kredisi temin edemediklerinde, devredilebilir akreditifi bir finansman aracı olarak kullanmaktadır.
İhracatçı Açısından Avantajları
İhracatçı firmalar, akreditifin imalatçılara devredilen kısımlarıyla ilgili olarak diğer taraflara kıyasla nispeten daha az riski taşıyan taraftır. Üreticinin ödeme talebinde bulunabilmesi için, akreditif şartlarına uygun şekilde yükleme yapması ve gerekli vesaiki ibraz etmesi gerekmektedir.
İhracatçı, borçlanmaksızın ve ihraç edeceği malların bedelini kendi kaynaklarını kullanarak imalatçıya önceden ödemeksizin ticareti gerçekleştirme imkanına sahip olur. Diğer bir ifadeyle, imalatçıdan temin ettiği malların bedelini ithalatçıya ödetir ve bu süreçte aradaki kâr marjını elde eder.
Malları imalatçıdan temin etmek amacıyla yeni bir akreditif açtırmanın masraf ve formalitelerinden kurtulurlar. Banka nezdinde kredi limiti tutmak ya da mevcut limitlerini bloke etmek zorunda kalmaz. Malların depolanması, yüklenmesi, nakliyesi vb. süreçler ile uğraşmadan sınırlı kar marjları ile ticaret yaparlar.
İmalatçı Açısından Avantajları ve Dezavantajları
Uygun vesaiki ibraz ettiğinde mallarının karşılığını alacaklarını bilirler. İmalatçı firmalar çeşitli nedenlerden dolayı işlemi ‘’alacağının devri’’ (ihracatçının akreditiften alacağının bir kısmını imalatçıya temlik etmesi) yoluyla yapmak istemiyorlarsa devredilebilir bir akreditif uygun bir alternatiftir.
Uluslararası piyasalarda itibarları yüksek değilse; ihracatçı firmalar sayesinde dış pazarlara açılma ve satış yapma olanağı kazanırlar. Diğer taraftan herhangi bir problem yaşanması durumunda kendisine ödemeyi gerçekleştirecek olan ve malların nihai alıcısı konumundaki asıl borçlu olan firma ve bankası ile doğrudan irtibata geçemeyebilir ve ihracatçının kendisine problemin çözümü için gerekli desteği göstermemesi durumunda zor durumda kalabilir.