Elektronik Konşimento: Ticaretin Dijital Geleceği ve Yasal Düzenlemeler
Elektronik konşimento (eBL) kullanımının dış ticaretteki faydaları yaygın olarak kabul edilse de, %100 elektronik konşimento kullanımına geçişte yasal ve düzenleyici engeller hala devam etmektedir. Mevzuat ve resmi prosedürler, elektronik konşimentonun benimsenmesini zorlaştırmakta ve hatta bazı durumlarda engellemektedir.
Küresel Geçiş Hedefleri ve Araştırmalar
2030 yılına kadar %100 elektronik konşimento kullanımına geçiş hedefi doğrultusunda, Dijital Konteyner Taşımacılığı Birliği (DCSA), hukuk firması Baker McKenzie ile iş birliği yaparak yasal ve düzenleyici engelleri belirlemek için kapsamlı bir araştırma gerçekleştirmiştir. Bu araştırma, dünya ticaret hacminin %60’ını kapsayan 15 büyük ekonomiyi içermektedir.
Konşimentonun İşlevleri ve Yasal Durum
Tüm yargı alanlarında konşimentonun ‘’taşıma sözleşmesi’’ fonksiyonunu açıkça düzenleyen mevzuat bulunmaktadır. Ancak bazı ülkelerde konşimentonun ‘’malın mülkiyetini gösteren kıymetli evrak’’ fonksiyonu açıkça olmasa da dolaylı olarak mevcuttur veya bu işlev içtihat yoluyla tanınmaktadır (Çin, Hong Kong ve İsrail). Konşimentonun bu fonksiyonunun hiç tanınmadığı tek ülke Japonya'dır. Bununla birlikte, Japonya'da elektronik konşimento ile ilgili devam eden bir çalışma devam etmektedir ve ‘’malın mülkiyetini gösterdiğine’’ ilişkin fonksiyonun yakın gelecekte tanınabileceği düşünülmektedir.
Diğer taraftan Dijital Konteyner Taşımacılığı Birliği’nin elektronik konşimento tanımı her iki işlevi de kapsamaktadır. Bunların açıkça ya da dolaylı olarak var olup olmadığı veya içtihat yoluyla tanınıp tanınmadığı ve DCSA’nın % 100 elektronik konşimento tanımına uygunluğunun belirlenmesi önemlidir. Yapılan çalışma araştırmaya konu olan tüm yargı alanlarında bu tanıma uygunluk olduğunu göstermektedir.
Çalışma ayrıca, elektronik konşimentonun ticari bir ortamda kullanılmasının önündeki potansiyel engellerin nasıl ele alınabileceğini de göstermektedir. Araştırmadan çıkarılabilecek ana sonuç, herkese uyan tek bir çözüm olmadığı yönündedir. Her yargı alanı, konşimentoyu ve onun fonksiyonlarını düzenlemede farklı uygulamalara sahiptir. Aynı yargı alanı içinde bile, taşımacılık ve ticaret işlevleri arasında veya eyalet bazında mevzuata bağlı farklılıklar bulunabilmektedir. Elektronik Transfer Edilebilir Kayıtlara İlişkin Model Yasanın (MLETR) küresel olarak benimsenmesi, tüm yargı alanlarında mümkün olamayacağından, elektronik konşimentonun kullanımı konusunda da tek çözüm gibi görünmemektedir.
Elektronik Konşimento Kullanımının Önündeki Engeller
Araştırmaya konu olan 15 ekonominin tamamında elektronik konşimentonun kullanımı mümkündür. Bu husus, örneğin Taipei, Almanya, Güney Kore, Singapur ve İngiltere’de olduğu gibi, elektronik konşimentonun kullanımına izin veren açık bir yasal düzenleme yoluyla olabilir. İngiltere’de Elektronik Ticaret Belgeleri Yasası'nın (ETDA) yürürlüğe girmesiyle elektronik konşimento kullanımı ancak yakın zamanda açıkça mümkün olmuştur.
Belçika, İtalya ve Amerika Birleşik Devletleri gibi yargı bölgelerinde, elektronik konşimento kullanımına ya elektronik taşıma/ticaret belgelerinin kullanımına izin veren genel yasal çerçeveler ya da elektronik imzaların kullanımına ilişkin mevzuat gibi diğer genel düzenlemeler yoluyla dolaylı olarak izin verilmektedir.
Kanada, Çin, Hong Kong ve İsrail gibi yargı bölgeleri elektronik konşimento kullanımına ne açıkça ne de dolaylı olarak izin vermektedir. Bununla birlikte, kullanımını yasaklayan bir mevzuat da bulunmamaktadır. Japonya'da, konşimentonun ticari işlevi tanınmamaktadır ve bu nedenle, en azından DCSA tanımı söz konusu olduğunda, elektronik bir versiyon şu an için mümkün görünmemektedir. Ancak, kullanımını mümkün kılmak için devam eden bir girişim bulunmaktadır. Fransa ve Hollanda, elektronik konşimentonun ticari ortamda kullanımının şu anda mümkün olmadığı ve söz konusu araştırmada ele alınan tek yargı alanlarıdır. Bununla birlikte, her iki yargı alanında da, önümüzdeki yıllarda sonuçlandırılması beklenen elektronik konşimento kullanımını sağlamak için devam eden girişimler bulunmaktadır.
Raporda çıkan ana sonuçlardan birisi, küresel ticaretin yaklaşık %60'ını kapsayan ve raporda ele alınan 15 yargı alanında, elektronik konşimentonun ticari ortamda kullanımının mümkün olduğu veya yakında mümkün olacağıdır.
Elektronik Konşimento Kullanımı İçin Gereklilikler
Araştırmaya konu olan ülkelerde; elektronik konşimento kullanımının mümkün kılındığı usullerde farklılıklar olduğu gibi kullanım şartlarında da farklılıklar vardır. Elektronik konşimento kullanımını çok önceden hayata geçiren iki ülke Güney Kore ve Singapur'dur. Örneğin Güney Kore bu uygulamayı 2007 yılında açık bir şekilde hayata geçirmiştir. Ancak her iki ülke de örneğin akredite BT çözümlerinin veya belirli teknolojilerin kullanımı gibi bazı koşulların yerine getirilmesini zorunlu kılmıştır. Bu yargı alanlarının öncü olmasına rağmen, elektronik konşimentonun uygulamada kullanımı diğer yargı alanlarında olduğu gibi aynı derecede düşük kalmaktadır.
Bu nedenle, özel sektörün elektronik konşimentonun kullanım koşullarını geleneksel, kağıt tabanlı konşimentolara kıyasla çok kısıtlayıcı veya kuralcı olarak gördüğü ve dolayısıyla elektronik konşimentonun kullanımının önünde bir engel olduğu sonucuna varılabilir. Çok spesifik koşullara sahip olmanın bir başka riski de parçalanmadır. Yani, koşullar ne kadar spesifik hale getirilirse, koşulların diğer yargı alanlarından sapma olasılığı da o kadar artar. Özellikle Güney Kore, diğer tüm yargı alanlarından farklı bir yaklaşım benimsemiş gibi görünmektedir.
Yelpazenin diğer ucunda ise Kanada, Çin, Hong Kong ve İsrail gibi ülkeler yer almaktadır. Bu yargı bölgeleri hiçbir koşul belirlememekte ve özel sektörün kendi aralarında hangi koşullar altında elektronik konşimentonun kabul edileceğini belirlemesine tamamen izin vermektedir. Bu yaklaşım ticari açıdan bakıldığında oldukça olumlu bir yaklaşım gibi görünse de, çok fazla yasal belirsizliğin olması ve özel sektörün (özellikle bankalar ve sigortacılar) "güvenli yolu" seçmek istemesi ve hala geleneksel kağıt BL'ye güvenmesi nedeniyle hala bir engel oluşturmaktadır.
Elektronik konşimento kullanımın açıkça mümkün kılındığı ancak teknolojiden bağımsız koşulların bulunduğu yargı bölgeleri en iyi uygulamayı göstermektedir. Bu ülkeler arasında Taipei, Almanya ve İngiltere yer almaktadır.
Uluslararası Çerçeveler ve MLETR
Singapur, araştırma kapsamında yer alan ve MLETR'yi tamamen benimsemiş olan tek yargı merciidir. İngiltere’nin Elektronik Ticaret Belgeleri Yasası (ETDA); MLETR çerçevesine dayanmaktadır ancak tamamen uyumlu değildir. Bu arada, Fransa ve Hollanda MLETR'yi benimsemeyi ya da en azından uyumlaştırmayı düşünmektedir. Ancak Hollanda yasal reformunu Rotterdam Kuralları ile ilişkilendirmeyi düşünmektedir ve bu yaklaşımı değerlendiren tek yargı merciidir. Taipei, Almanya ve Amerika Birleşik Devletleri gibi diğer yargı mercileri, MLETR'yi benimsemeden veya açıkça MLETR ile uyumlaştırmadan MLETR unsurlarını yerel düzenlemelerine dahil etmişlerdir.
MLETR'nin, elektronik konşimento kullanımının henüz mevcut olmadığı veya gözden geçirme veya daha fazla netlik gerektiren yargı bölgeleri için değerli bir araç olduğu sonucuna varılabilir. Sağlam bir yasal temel ve yasal uyumlaştırma imkânı yaratmaktadır. Ancak, her durumda benimsenmesi gerekli veya mümkün değildir. Bu nedenle, MLETR'nin benimsenmesi veya MLETR ile uyumlaştırılması kendi başına bir amaç değil, amaca giden bir yol olarak görülmelidir.
İçtihat Hukuku
Araştırmaya konu olan yargı alanlarında elektronik konşimento için neredeyse hiç içtihat kararı bulunmamaktadır. Sadece Taipei, İngiltere ve Amerika Birleşik Devletleri'nde elektronik konşimento ile ilgili davalar görülmüştür, ancak bunlar yasal kesinlik sağlamak için yeterli değildir. Taipei ve Amerika Birleşik Devletleri'nde elektronik konşimento mahkemede geçerli bir delil olarak kabul edilirken, İngiltere’de içtihat elektronik konşimentonun delil olarak kullanılamayacağını göstermiştir ancak bu durum ETDA'nın Eylül 2023'te yürürlüğe girmesinden öncedir.
Tüm yargı bölgeleri elektronik konşimentonun kullanımına açık veya dolaylı olarak izin verse de, neredeyse hiçbir zaman mahkemelerde yer almamış olması, yasal belirsizlik nedeniyle %100 elektronik konşimento kullanımına ulaşmanın önünde büyük bir engel oluşturmaktadır. Bu nedenle, ya hiç ya da nispeten açık koşullara sahip yargı bölgelerinde, özel sektör - ve özellikle bankalar ve sigortacılar - finansal riskten kaçınmak için hala kağıt konşimentoları kabul etmektedirler. Buna ek olarak, açık yasal koşullar olmaksızın, özel sektörün kendisi, elektronik konşimentonun kullanıldığı durumlarda kısıtlayıcı ve kuralcı koşulları uyguluyor gibi görünmektedir.
Sonuç, elektronik konşimentonun nispeten düşük kullanımı gibi döngüsel bir sorundur; bu da neredeyse hiç vaka veya içtihat olmamasına, çok az deneyim ve öğrenime yol açmakta, özel sektör taraflarının geleneksel çalışma yöntemlerine "kaçmayı" tercih etmesine ve dolayısıyla elektronik konşimentonun yine düşük kullanımına neden olmaktadır.
Kaynak: DCSA - Overcoming legal and regulatory barriers to eBL adoption